Resimle sanat terapisi derslerimden birinde, bir öğrencim çok güzel bir soru sordu: Modern sanat nedir, çağdaş sanatla aynı şey mi diye? O an fark ettim ki, modern ve çağdaş birbirine çok yakın anlamda iki kelime olduğu için, bir çok kişi modern ile çağdaş sanatı karıştırıyor. Aslında tamamen birbirinden bağımsız değil ancak yine de arada ciddi farklar var.
Modern Sanat Nedir?
Avangart estetiğiyle tanınan modern sanat, 100 yıl boyunca gelişen ve bir çok büyük sanat akımını bünyesinde barındıran geniş bir yelpazesi ve ileri görüşlü sanatçılarıyla ünlü. Öte yandan, bu akımın gelişiminin izini sürmek için, onu oluşturan türleri tanımak ve anlamak gerekiyor.
Çağdaş sanatla karıştırılmaması gereken modern sanat 19. yüzyılın sonları ve 20. yüzyılın başlarından ortalarına kadar olan sanatı ifade ediyor. Empresyonizm, Fovizm, Ekspresyonizm gibi akımları kapsayan bu dönemde üretilen eserler, sanatçıların önceki tarzların geleneksel estetik değerlerini yeniden hayal etmeye, yeniden yorumlamaya ve hatta reddetmeye olan ilgisini sergiliyor. Ülkemizde bu sanat akımının en güzel yaratıcıları arasında Fahrelnisa Zeid ilk sıralarda yer alıyor.
Modern Sanat Akımları
İzlenimcilik / Empresyonizm
Bu akım, 19. yy’ın sonlarında Claude Monet’nin İzlenim, Gün Doğumu eserinde bulanık fırça darbeleri kullanarak, ışığa odaklanıp canlı bir renk paleti kullanmasıyla başladı. Genel anlamda, modern sanatın katalizörü olarak kabul edilen İzlenimcilik, Monet, Pierre-Auguste Renoir ve Edgar Degas gibi Empresyonist sanatçıların ön planda olduğu, 20. yüzyılın başlarına kadar Fransız resmine hakim oldu.
Ard-İzlenimcilik / Post Empresyonizm
İzlenimcilerin sanatsal özgürlüğünden ilham alan Paul Cézanne, Paul Gauguin, Vincent van Gogh ve Henri Toulouse-Lautrec gibi sanatçılar, kendine özgü ve alışılmadık üsluplarda eserler yaratmaya başladılar. 1890’larda başlayan ve Post-Empresyonizm olarak bilinen bu renkli hareket, duyguya yoğunlaşarak, gerçekçi tasvir yerine öznel yorumlamayı resim sanatına ekledi.
Fovizm
André Derain ve Henri Matisse’in de aralarında bulunduğu bir grup avangart sanatçı olan Les Fauves tarafından kurulan Fovizm, ilk olarak 20. yüzyılın başlarında ortaya çıktı. Post-Empresyonistler gibi, Fauvistler de gerçekçi olmayan tonlarda soyut formlar içeren çizimlerle bireysel algıyı benimsediler. Türk ressamları arasında bu akıma dahil diyebileceğim isimlerden ilk aklıma gelen Fikret Mualla. Fırtınalı yaşamını ve iç dünyasını resimlerine yansıtan Mualla’nın eserleri için Ekspresyonizm ve Fovizm karışımı demek daha doğru olacak.
Dışavurumculuk /Ekspresyonizm
Birinci Dünya Savaşı’ndan kısa bir süre önce, Alman ve Avusturyalı ressamlar yeni bir sanat akımı uygulamaya başladılar. Ekspresyonistler olarak bilinen bu sanatçılar, diğer çağdaş hareketlerin benzeri görülmemiş özelliklerini benimsedi ve yorumladılar. Post-Empresyonist ve Fovist eserlerde olduğu gibi dışavurumcu üslupta işlenen eserler de parlak, yapay renkleri ve bireysel ikonografileriyle dikkat çekiyor. Bozulmuş çizgiler, şekiller ve abartılı renklerle sanatçının duygusal dünyasını aktaran bu akımın en bilinen örnekleri arasında Edvard Munch’ın ünlü Çığlık tablosu var.
Kübizm
Yapısız ve parçalanmış formlarla karakterize edilen Kübizm, modern sanatın soyutlamaya doğru kaymaya gösteriyor. 1907’de Georges Braque ve Pablo Picasso’nun öncülüğünde başlayan avangart akım, yırtık tablolarda, çok boyutlu heykellerde ve modern kolajlarda somutlaştı. Diğer sanat akımları gibi, Kübizm de yaratıma öznel bir yaklaşımı vurguladı. Picasso bu akımı, “Kübizmi keşfettiğimizde Kübizmi keşfetmek istemedik. Ben sadece içimdekileri ifade etmek istedim. ” diyerek açıklamış.
Sürrealizm / Gerçeküstücülük
1920’lerde Salvador Dali, Max Ernst, Man Ray, Joan Miró ve Yves Tanguy, kökleri bilinçaltına dayanan bir hareket olan Sürrealizm’i kurmak için bir araya geldiler. “Herhangi bir akıl kontrolünden, estetik veya ahlaki kaygılardan bağımsız” olarak nitelendirilen bu sanat akımını, doğrudan sanatçının hayal gücünden doğan, çeşitli eserlerden oluşan rüya benzeri bir tasvirler olarak da tanımlayabiliriz.
Soyut Dışavurumculuk / Post Ekspresyonizm
20. yüzyılın ortalarında, bir grup yaratıcı sanatçı, orijinal ve soyut estetiğe sahip figüratif resim stilleri ortaya çıkardı. Wassily Kandinsky, Piet Mondriaan ve Mark Rothko gibi soyut dışavurumcular olarak bilinen bu ressamlar, yalnızca renk, kompozisyon ve duygu gibi modernist özelliklere değil, aynı zamanda yaratım sürecinin kendisine de sanatsal vurgu yaptılar. 15 Kasım 2022 tarihinde Sotheby’s müzayade evinde 51 milyon dolara alıcı bulan Mondiriaan’ın Kompozisyon 2 eseri, post ekspresyonizm eserlerinin en önemlilerinden.
Çağdaş Sanat Hakkında
Hem modern hem de çağdaş sanattaki deneysel doğa ve örtüşen temalar nedeniyle, bu iki tür genellikle karıştırılıyor. Ancak bu türleri oluşturan akımlar incelendiği zaman aradaki farkları görmek son derece kolay. Çağdaş sanat, modernizmi arkasına alarak, ilk büyük sanat akımı Pop Art’la başladı ve günümüze kadar farklı formlarda sanatseverlerin karşısına çıkıyor. Her iki akımın en güzel örneklerine göz atmak isterseniz, PARİS’İN MODERN SANAT MÜZELERİ yazıma bakmayı unutmayın.
Günümüzde hayli sevilen bir sanat akımı olan çağdaş sanat hakkında, akımları, sanatçıları ve ünlü eserlerini içeren detaylarsa bir sonraki blog yazımda sizlerle.